QURAYSH
Abd Allah ibn Abd al-Muttalib
Tanrı’nın Habercisi’nin adı Muhammad’di. Babası Abd Allah ibn Abd al-Muttalib, Abd al-Muttalib ibn Hashim ibn Abd Manaf’ın en küçük oğluydu. Abd al-Muttalib’in, Fatimah bint Amr ibn Aidh ibn Imran ibn Makhzum ile olan evliliğinden Abd Allah dışında Abi Talib, al-Zubayr adında iki oğlu ile Umm Hakim, Barrah, Arwa, Atikah ve Umamah adlarında beş kızı vardı. Abd al-Muttalib’in diğer evliliklerinden al-Harith, Abd al-Uzza, Hamza, al-Abbas adlarında dört oğlu ve Safiyyah adında bir kızı olduğu biliniyor. Bu bilgi Ibn Humayd, Salamah ibn al-Fadl, Ibn Ishaq ve Hisham ibn Muhammad tarafından aktarılmıştır.
Müslüman bir kadın, bir işi başarırsa Kaaba’da oğlunu feda etmeye yemin etmiş ve sonunda gayesine ulaşmış. Yasal bir görüş almak için Abd Allah ibn Umar ibn Khattab’a gidip yemini üzerine açıklama yapmış ve sormuş “Oğlumu feda etmeli miyim?”. Abd Allah “Allah birbirinizi öldürmeyi yasakladı.” diye cevap verince bu sefer Abd Allah ibn Abbas'a giderek fikrini sormuş. Ibn Abbas ona “Abd al-Muttalib ibn Hashim de on oğlu erkekliğe erişince birini kurban edeceğini söylemişti. İsteği yerine gelince kurada çok sevdiği oğlu Abd Allah ibn Abd al-Muttalib’i çekmiş. Bunun üzerine Tanrı’ya yakarmış ve 100 deve kurban ederek oğlunun canını bağışlamasını istemiş. Bence sen de aynısını yapmalısın.” demiş. Sonunda konu o zaman Medine Valisi olan Marwan’ın dikkatini çekmiş. O da “Ibn Umar veya Ibn Abbas’ın doğru beyanda bulunduğunu sanmıyorum. Tanrı’nın emirlerine aykırı hiç bir emir bağlayıcı olamaz. Tövbe etmek, sadaka vermek ve mümkün olduğu kadar hayırlı eylemlerde bulunmak üzerine söz verilmelidir. Oğlunuzu feda etmeye gelince, Tanrı bunu yapmanıza izin vermedi.” diye görüş bildirmiş. Böylece insanlar Tanrı’nın emirlerine aykırı hiçbir yeminin bağlayıcı olamayacağı görüşünü kabul ettiler.